Piyasalardaki Değişimler: Altın, Euro, Borsa

Türkiye Ekonomisi Sert İnişe Mi Gidiyor? | Faiz, Borsa, Dolar ve Yatırım Fonları Üzerine Güncel Analiz

Kaynaklara göre, piyasalarda yeni haftanın ilk gününde hareketli bir gün yaşandı. Bu durumun temel nedenleri arasında Amerika ve Çin’in gümrük vergileri konusunda 90 günlüğüne uzlaşması ve yurt içinde terör örgütü PKK’nın silah bırakıp kendini feshetmesi yer alıyor.

Amerika ve Çin arasındaki uzlaşma Cenevre’de gerçekleşen görüşmeler sonucunda sağlandı. Bu anlaşmayla iki ülke birbirlerine uyguladıkları gümrük vergilerini ciddi biçimde indirdi. Daha önce Amerika’nın Çin’e uyguladığı vergi oranı %145 iken bu uzlaşmayla %30’a düşürüldü. Çin ise Amerika’ya uyguladığı %125’lik gümrük vergisini %10’a indirdi. Bu uzlaşma dünya piyasalarında yatırımcılara rahat bir nefes aldırdı ve risk iştahının artmasına, korkunun azalmasına neden oldu.

Bu gelişmenin etkisiyle riskli olarak görülen varlıklara talep artarken, güvenli liman olarak kabul edilen varlıklar düştü. Özellikle altın, korkunun azalmasıyla düştü. Ons altın %2,5 civarında değer kaybetti ve bir ara 3207 dolara kadar indi. Güvenli limanlardan biri olan İsviçre Frankı da altın gibi düşüş yaşadı. Ancak gümüş, cuma günkü seviyesini korudu.

Dolar, büyük paralar karşısında değer kazandı; Euro karşısında yaklaşık %1 yükseldi. Dolar endeksi 100’ün üzerine çıktı. Ancak dolar TL karşısında sabit kaldı, cuma günkü seviyesine yakındı. Buna karşılık, Euro dolar karşısında düştüğü için yurt içinde TL karşısında da değer kaybetti ve satış fiyatı 43 liranın altına indi. Daha önce birkaç hafta önce Euro 44 liranın üzerine çıkmıştı.

Bu haber Türkiye’nin CDS’ine de düşüşe neden oldu. Dünya genelinde risk iştahı artınca, Türkiye gibi gelişen ülkelerin risk primlerinde düşüşler görüldü. Türkiye’nin risk birimi 14 puan daha geriledi. Risk biriminin düşmesi, ülkenin Eurobondlarının değer kazanmasına yardımcı olur. Döviz cinsi tahvillerin fiyatı hem kurdan hem de ülkenin risk biriminden etkilenir; risk birimi düştüğünde Eurobondlar değerlenir.

Dünyadaki risk iştahındaki artış, Türkiye’deki TL cinsi devlet tahvillerine de alım getirdi ve faizlerinde düşüş yaşandı. Tahvillerde faizin düşmesi fiyatın arttığı anlamına gelir. Tahvillerdeki bu yükselişin para piyasası fonlarına da olumlu yansıması ve getirilerin bir miktar artması bekleniyor. Para piyasası fonlarında şu anda %4’ün üzerinde aylık getiriler görüldüğü belirtildi.

Yurt içinde doların TL karşısında sabit kalması, TL’nin reel olarak değerlenmesine yol açtı. Yani Türk lirası yurt içinde enflasyon kadar değer kaybetmediği için reel olarak değer kazandı. Bunun bir sonucu olarak ihracatçılar şikayetçi, ve turizmde de olumsuz etkileri görülmeye başlandı. Türkiye’deki otellerin doluluk oranı son 4 yılın en düşük seviyesine indi (%26.8), geçmiş yıllarda %30’un üzerindeydi. Türkiye’nin pahalı hale gelmesi, turizm gelirlerinde ciddi bir yavaşlama işareti olarak yorumlandı.

Dünyada risk iştahı artınca borsalara ciddi alımlar geldi. Kripto paralara da ciddi alımlar yaşandı. ABD’de S&P 500 endeksi %3 civarında, Nasdaq ise %4 civarında artıda seyretti. Nasdaq’ın daha fazla yükselmesi, bir ekonomi daraldığında teknoloji gibi büyümeden en çok etkilenen sektörlerin olumsuz etkilendiği, ancak risk azalınca bu sektörlerin daha hızlı toparlanabileceği şeklinde yorumlandı. Ancak 90 gün sonra ne olacağının belirsizliği nedeniyle ABD borsalarında dikkatli olunması gerektiği vurgulandı.

Borsa İstanbul da çok iyi bir gün geçirdi. Açılış güçlüydü ve ana endeks günü %3.80 artıda kapattı. Bankacılık endeksi %4.41, Sanayi endeksi %3.14 yükseldi. İşlem hacminde de artış yaşandı. Borsa İstanbul’daki bu yükselişin üç ana sebebi belirtildi: ABD-Çin anlaşmasının piyasa beklentisinin üzerinde olumlu bir sürpriz olması, PKK’nın kendini feshettiği haberi ve öğleden sonra gelen ABD Başkanı’nın İstanbul’a Putin ve Zelenski ile görüşme olasılığı için gelebileceği haberi. Özellikle son haber Halkbank hissesine olumlu yansıdı ve hisse %8.29 artışla tavan seviyesine yaklaştı.

Bugün borsa genel olarak pozitif ayrışırken, haber bazlı şirket hareketleri de görüldü. Bazı şirketlerin beklenenden daha iyi bilançolar açıklaması da borsa morallerinin düzelmesine katkı sağladı. Örneğin Anadolu Efes, Enka, Turkcell, Şişe Cam, Emlak GYO ve Ülker kâr açıklayarak hisselerinde yükseliş yaşandı; Şişe Cam ve Enka tavan oldu. Kardemir zarar açıklamasına rağmen hissesi günü artıda kapattı. Bilançolar için son gün olduğu belirtildi.

Günün negatif ayrışanları ise altın sertifikası (taban oldu, %5 düştü) ve Koza Grubu hisseleri (Koza Altın, Koza Anadolu, İpek Enerji) oldu; onlar da %2 ile %4 arasında değer kaybetti.

Borsa İstanbul teknik olarak kuvvetlendi. 50, 100 ve 200 günlük önemli ortalamaların hepsi 9650 seviyesinin üzerine çıktı. Bu durum borsanın teknik açıdan güçlendiği anlamına geliyor. İlk destek seviyesi 9650, ikinci destek 9530 ve direnç seviyeleri ise 9830 ve 10.100 olarak belirtildi. Gün içinde yaşanan sert yükseliş nedeniyle kısa vadede bir miktar kâr realizasyonu olabileceği, ancak endeks 9650’nin altında kapatmazsa durumun olumlu olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

Önümüzdeki günlerde dengelerin yeniden değişebileceği, Amerika ve Çin arasındaki uzlaşmanın 90 gün sonra ne olacağının belirsiz olduğu ve Trump’ın ne yapacağının bilinmediği vurgulandı. Ayrıca yarın Amerika’nın Nisan ayı enflasyon verisinin açıklanacağı ve gümrük vergilerinin asıl enflasyon etkisinin büyük olasılıkla Haziran ayında görüleceği bilgisi verildi.

Dinlemek için tıklayın

Etiketler: , , , , ,

Benzer Yazılar

Yazar:
Önceki Yazılar Sonraki Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 paylaşım