Altın, Faiz ve Borsada Son gelişmeler

güncel ekonomik durum ve beklentiler

Öncelikle, geçtiğimiz hafta **altın piyasasında** yaşanan bir **kar satışıyla** başlayalım. Bu satış, altın yatırımcılarını bir miktar korkutmuştu. Ons altın 3.200 dolara, Kapalı Çarşı’da fiziki gram altının satış fiyatı ise 4.000 liraya kadar geri çekilmişti. Ancak bu düşüşün geçici, yani bir kar satışı olduğu tahmin ediliyordu.

Altının arkasındaki ana dinamik ise **Trump’ın koyduğu gümrük vergilerinin dünyada bir ticaret savaşına yol açacağı endişesiydi**. Geçtiğimiz hafta Trump, Çin dışındaki ülkelere koyduğu vergileri 90 gün erteleyerek ve Çin ile pazarlık masasına oturabileceği sinyalini vererek geri adım atmıştı. Bu sinyallerle altına kar satışı gelmişti. Ancak bu pazarlıklardan sonuç çıkmaması ve hatta Trump’ın önümüzdeki iki hafta içinde ilaca yeni gümrük vergileri duyurması, endişeleri yeniden artırdı. Dünya piyasaları ticaret savaşlarının devam edeceğini düşünmeye başladı ve bu durum **altına yeniden güvenli liman talebi getirdi**. ANZ Bank gibi kurumlar, piyasanın ticaret savaşlarının bittiğine ikna olmadığını belirtti. Bu gelişmelerle altın yeniden yükselişe geçti. Bugün itibarıyla ons altın 3.400 dolarda, Kapalı Çarşı’da satış fiyatımız ise 4.250 liranın üzerine çıktı.

Altın ve diğer piyasalar için belirleyici olacak bir diğer faktör ise **Amerikan Merkez Bankası Fed’in faiz kararı**. Fed’in yarın akşam faizini **sabit bırakması** bekleniyor. Ancak asıl beklenti, **Fed’in bundan sonra ne yapacağına ilişkin sinyaller**. Piyasa şu anda Temmuz ayında bir indirim bekliyor, ancak bazı analistler yarın Temmuz’da bile indirim yapılmayacağı sinyali verilebileceğini düşünüyor. Eğer Fed böyle bir **şahin tutum** alırsa, yani “Temmuz’da bile indirim yapmayabilirim” veya piyasanın beklediği **bu yılki 3 faiz indirimini (toplam 75 baz puan) yapmayabilirim** sinyali verirse, bu durum **dünyada risk iştahını bir miktar düşürebilir**. Bu durum özellikle borsa, hisse senedi ve kripto yatırımcılarını etkileyebilir. Nisanın ikinci yarısında Trump’ın geri adımlarıyla artan risk iştahı (Amerikan borsalarında, kriptolarda yükselişler görülmüştü) önümüzdeki dönemde tersine dönebilir.

Şimdi Türkiye’ye dönelim. Dün **TÜİK’in ve İTO’nun Nisan ayı enflasyon verileri** açıklandı. TÜİK’in aylık enflasyonu %3, İTO’nunki %3.21 olarak gerçekleşti; ENAG’ınki ise %4.5 civarındaydı. Merkez Bankası’nın faiz politikası, **TÜİK’in enflasyonuna bağlı**. Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde faiz indirimi yapabilmesi için aylık enflasyonun **%2’lere, hatta %2’nin de altına inmesi gerekiyor**.

Merkez Bankası’nın faizi, tüketiciler, bütün piyasalar ve reel sektör için son derece önemli. TÜİK’in %3’lük enflasyonu, **tasarruf sahibi için şu anlama geliyor**: Para piyasası fonlarının aylık getirileri **%4’ün üzerine** çıktı. Stopajı çıkarsak bile, para piyasası fonları şu anda **tasarruf sahibini enflasyondan koruyor**. Bazı para piyasası fonlarında %4.5’a yakın aylık getiriler bulmak mümkün. Bunun devam edip etmeyeceği Merkez Bankası’nın indirimlerine bağlı olacak. Merkez Bankası indirimlere başlarsa, para piyasası fonlarının getirileri de geri çekilebilir. Şu anda gecelik faiz ve para piyasası fonlarının getirilerini büyük oranda **TLREF oranı belirliyor**. Merkez Bankası’nın son artırımı sonrası TLREF %49’a geldi ve indirim yapana kadar bu seviyede kalabilir.

Merkez Bankası’nın faiz artırımı, **TL’nin cazibesini bir miktar artırdı**. Nitekim Merkez Bankası’nın rezervindeki erime de gaz kesmiş durumda; hatta Bahçeşehir Üniversitesi’nin hesabına göre geçtiğimiz haftanın son günü yeniden artıya geçmiş, yani bir miktar artış olmuş. Bu durum TL’ye yatırım yapan tasarruf sahipleri açısından iyi. Ancak reel sektör açısından **çok kötü**. Türkiye ekonomisi zaten bir durgunluktaydı ve Merkez Bankası’nın son artırımı bu durgunluğu **daha da derinleştirecek**. Çünkü **ticari kredi faizleri şu anda %60’a dayanmış durumda**. Videoda verilen güncel banka oranlarına göre:
*   Garanti Bankası: %59 + %1 komisyon (basit faiz)
*   İş Bankası: %56.5 + %1 komisyon (basit faiz)
*   Halkbank: %55 + %1 komisyon (basit faiz)
*   Ziraat Bankası: %51.5 + %1 komisyon (basit faiz)
Bu rotatif kredi faizleri, 19 Mart öncesine göre yaklaşık 15 puan arttı. Bu artış, önümüzdeki dönemde Türkiye ekonomisinin **daha da yavaşlayacağı** anlamına geliyor.

Ekonomik durgunluğa rağmen, **otomobil sektöründe Nisan ayında yeni bir rekor kırıldı**. Geçtiğimiz yılın aynı ayına göre otomobil satışlarında **%39 artış** yaşandı. Bu rekorun sebebi, otomobile **Euro zamlarının geleceğinin bilinmesi ve talebin öne çekilmesiydi**. Yani almak isteyenler, zamlar gelmeden almaya koştular. Muhtemelen bu aydan itibaren satışların yeniden düştüğünü göreceğiz. Kardata’nın kurucusu Hüsamettin Yalçın’ın açıklamasına göre, Mayıs ayının başında neredeyse bütün ithal otomobillere ciddi zamlar geldi:
*   Toyota: %5.5 zam
*   Volkswagen: %4.1 zam
*   Peugeot: %2.4 zam

Peki, borsalar ne durumda? Altına güvenli liman talebi getiren Trump’ın sözleri, **borsalar için kötü oldu**. Amerikan borsaları Nisan ayının ikinci yarısında iyi bir performans göstermişti. Ancak Trump’ın ilaçta da gümrük vergisi konulacağı sözü, dünya borsalarını korkuttu ve yeniden düşüşler yaşanıyor.

Ancak bu koşullarda dahi Amerikan borsalarında **kazandıran sektörler ve ETF’ler (endeks fonları) var**. Daha önce bahsedilen **teknoloji ve savunma ETF’i** bu alanda dikkat çekiyor. Seeking Alpha analiz platformunda binlerce ETF arasında **en beğenilen ETF** olan bu fon, son bir ayda **%21’den fazla getiri** sağladı. Bu ETF’in sırrı, tıpkı Borsa İstanbul’da ASELSAN’ın THY ve Koç’u geçerek en değerli şirket olmasının sırrıyla aynı: **bütün dünyada savunma harcamalarında bir artış var**.

Şimdi **Borsa İstanbul’a** geçelim. Dünkü seviyeden açan Borsa İstanbul, günü %0.25 artışla 9134 puandan kapattı. Gün içinde haber akışlarına göre dalgalı bir seyir izlendi. İmamoğlu’nun diploma davası haberiyle yükseliş, Almanya’daki hükümet güven oylaması ve Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın mecliste sıkı para politikasının devamı mesajı satış getirdi. Bugün bankalar ve teknoloji hisselerinde toparlanma görüldü. Ayrıca, bazı orta ve küçük boy hisselere **sahip çıkma, hatta bazılarını tavana taşıma durumu** da dikkat çekiyor.

Bugün Borsa İstanbul’da **ASELSAN çok iyiydi**. İşlem hacminde ilk sıradaydı ve kalp/akciğer cihazı ile 80.000 ameliyat gerçekleştirildiğine dair bir haberle **%5.86 prim yaptı**. Pozitif ayrışanlar arasında Yapı Kredi, Akbank, Turex Turizm, Altın Sertifikası, Vişne Madencilik, CVK Madencilik, Koza Altın, Telekom, Formet Metal ve Halkbank yer aldı. Negatif ayrışanlar ise THY, Pegasus, Ereğli, Tüpraş, Yaprak Süt, Sasa, Fenerbahçe, Migros, Gübre ve Batıçim oldu.

Bugün alanlara ve satanlara baktığımızda, **Bank of America** yine ilk sıradaydı. 1.6 milyar liralık alımı karşısında Ünlü’nün satışları vardı. BofA Akbank, ASELSAN, Yapı Kredi Bankası, BİM ve Turkcell aldı. Ünlü ise BJK, Ford Otosan, Türk Hava Yolları, Sabancı Holding ve BİM sattı. İlk beş aracı kurumun net pozisyonu gün sonunda 1.4 milyar lira artıda netleşti.

Borsa İstanbul kendi dinamikleriyle hareket ediyor; **yabancılar ortada yok ve satıcılar hala etkili**. Ancak biraz önce belirttiğim gibi, bazı hisselerde yatırımcıların sahiplenme durumu da var.

Teknik olarak baktığımızda, Borsa İstanbul saatlik grafikte düşen trend çizgisinde hareket ediyor. Direnç seviyesi yukarıda 9195’te. Bu seviyenin üzerinde kalındıkça mal taşınabilir. Destek ise aşağıda 9112’de, yani kabaca **9100 ile 9200 arasında bir hareket var**. 9100’ün altı satış anlamına gelir. Ancak 9200 üzerine çıkılsa bile kısa vadede **zayıflık devam edecek**. Çünkü 50, 100 ve 200 günlük önemli ortalamalar 9600 civarında toplanmış durumda. Oraya gidene kadar Borsa İstanbul’da sıkıntılı günler yaşanabilir.

Bu hafta da piyasalarda hareketli günler yaşandı. Umarım bu analiz, önümüzdeki döneme ilişkin bir fikir vermiştir.

Etiketler: , , , , ,

Benzer Yazılar

Yazar:
Önceki Yazılar Sonraki Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 paylaşım